Çanakkale Zaferi Şiirleri

Çanakkale Zaferi Şiirleri Arşivi

YİĞİDİM / ŞEHİDİM



Bakmakla bilinmez kıymetim/kadrim

Her karşı toprağım kutsaldır benim

Uğruma binlerce şehitler verdin

Al kanla yazıldı tarih defterim



Vurulup koynumda yatan yiğidim

Kıyamette elbet sana şahidim

Bu vatan uğruna gitti gençliğin

Göklerden verildi rütben şehidim



Vatan bir cehennem gibi yanıyor

Dünya bizi mağlup olmuş sanıyor

Suskun duran millet bir uyanıyor

İttifaklar Mehmetçiği tanıyor



Kahramanlar burda çoktur seçilmez

Şehitlik şerbeti kolay içilmez

Bir nefes anında umman geçilir

Bilinir ki Çanakkale geçilmez



Burası Türklerin ebedi yurdu

Her Mehmet bir tabur düşman vurdu

Böylece tüm dünya şanın duydu

Yedi Düvel mecbur selama durdu



Dinle beni dinle anla ey gencim

Yiğitler koynumda artar direncim

Atanın yazdı takvime göre

Seninle akranım ben de çok gencim



Huzurla şad olsun ruhu atanın

Pişman oldu soyu bana çatanın

Sonsuza dek sana kutsal vatanım

(Bu)Övünç binlerce kefensiz yatanın



Ey gencim ecdadın bedel ödedi

Uğratma namerdi yurduma dedi

Üzme sen Ata'nı incitme emi



Görevi ilahi bilincindendi

Şöhreti saygıyla söylenip geldi



Zeki İ. KIZILIŞIK

dersimiz.com

Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın
Bu toprak, bir devrin battığı yerdir.
Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın
Bir vatan kalbinin attığı yerdir.

Bu ıssız, gölgesiz yolun sonunda
Gördüğün bu tümsek, Anadolu'nda
İstiklal uğrunda, namus yolunda
Can veren Mehmet'in yattığı yerdir.

Bu tümsek, koparken büyük zelzele,
Son vatan parçası geçerken ele,
Mehmed'in düşmanı boğduğu sele
Mübarek kanının akıttığı yerdir.

Düşün ki, haşr olan kan, kemik eti
Yaptığı bu tümsek, amansız çetin
Bir harbin sonunda bütün milletin
Hürriyet zevkini tattığı yerdir.

Necmettin Halil ONAN

dersimiz.com

Şu Boğaz Harbi Nedir? Var mı ki dünyada eşi?

En kesif orduların yükleniyor dördü beşi,

Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya

Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya,

Ne hayasızca tahaşşüd ki ufuklar kapalı!

Nerde-gösterdiği vahşetle "bu: bir Avrupalı"

Dedirir-yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi

Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yahut kafesi!

Eski Dünya, Yeni Dünya bütün akvam-ı beşer

Kaynıyor kum gibi, Mahşer mi, hakikat mahşer.

Yedi iklimi cihanın duruyor karşında,

Osrtralya'yla beraber bakıyorsun ; Kanada!

Çehreler başka, lisanlar, deriler rengarenk.

Sade bir hadise var ortada : Vahşetler denk.

Kimi Hindu, kimi Yamyam, kimi bilmem ne bela...

Hani tauna da zuldür bu rezil istila...

Ah o yirminci asır yok mu, o mahluk-i asil,

Ne kadar gözdesi mevcut ise hakkiyle sefil,

Kustu Mehmetçiğin aylarca durup karşısına;

Döktü karnındaki esrarı hayasızcasına,

Maske yırtılmasa hala bize affetti o yüz ...

Medeniyet denilen kahbe, hakikat yüzsüz.

Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbab,

Öyle müthiş ki: Eder her biri bir mülkü harab.

Öteden saikalar parçalıyor afakı;

Beriden zelzeleler kaldırıyor a'makı;

Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;

Sönüyor göğsünün üstünde o aslan neferin.

Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,

Atılan her lağımın yaktığı: Yüzlerce adam.

Ölüm indirmede gökler, ölü püskürtme de yer

O ne müthiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...

Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak,

Boşanır sırtlara, vadilere, sağnak sağnak.

Saçıyor zırha bürünmüş de namerd eller,

Yıldırım yaylımı tufanlar, alevden seller.

Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,

Sürü halinde gezerken sayısız tayyare.

Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...

Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!

Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;

Alınır kal'a mı göğsündeki kat kat iman?

Hangi kuvvet onu, başa, edecek kahrına ram?

Çünkü te'sis-i ilahi o metin istihkam.

Sarılır, indirilir mevki'-i müstahkemler,

Beşerin azmini tevkif edemez sun'-i beşer;

Bir göğüslerse Huda'nın edebi serhaddi;

"O benim sun'-i bediim, onu çiğnetme" dedi.

Asım'ın nesli... diyordum ya... nesilmiş gerçek:

İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek.

Şuheda gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...

O, rukü olmasa, dünyaya eğilmez başlar,

Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,

Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!

Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!

Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.

Ne büyüksün ki, kanın kurtarıyor Tevhid'i...

Bedr'in aslanları ancak, bu kadar şanlı idi.

Sana dar gelmeyecek makber'i kimler kazsın?

"Gömelim gel seni tarihe"desem, sığmazsın.

Herc ü merc ettiğin edvara da yetmez o kitab...

Seni ancak ebediyetler eder istiab.

"Bu, taşındır" diyerek Ka'be'yi diksem başına;

Ruhumun vayhini duysam da geçirsem taşına;

Sonra gök kubbeyi alsam da, rida namıyle;

Kanayan lahdine çeksem bütün ecramıyle;

Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan;

Yedi kandilli Süreyya'yı uzatsan oradan;

Sen bu avizenin altında, bürünmüş kanına;

Uzanırken, gece mehtabı getirsem yanına,

Türbedarın gibi ta fecre kadar bekletsem;

Gündüzün fecr ile avizeni lebriz etsem;

Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...

Yine bir şey yapabildim diyemem hatırına.

Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,

Şarkın en sevgili sultanını Salahaddin'i,

Kılıç Arslan gibi iclaline ettin hayran...

Sen ki, İslam'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,

O demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın;

Sen ki, ruhunla beraber gezer ecramı adın;

Sen ki, a'sara gömülsen taşacaksın... Heyhat,

Sana gelmez bu ufukalar, seni almaz bu cihat...

Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,

Sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber.



Mehmet Akif ERSOY

dersimiz.com

Bir orduya bir bölükle,
Boş karınla, boş tüfekle,
Karşı duran yiğidim.
Ey benim yalın ayak,
Yama tutmaz libâs giyen şehidim.
Aşsız, susuz düşmana saldırıpta,
Aç karnından, kurşun yiyen şehidim.
Düşmanın çiğnediği vatanda can,
Bedenime yüktür, diyen şehidim.

Senin candan ve cânandan,
Yücede tuttuğun vatan,
Kolyuğa pazarlanıyor.
Sığıntılar başa geçti,
Sahipler azarlanıyor.
Parçalayıp bölmek için,
Sinsice hızarlanıyor.

Bizi adam belleyip,
Emanet ettiğin yurt,
Uğruna şehid olup,
Bağrında yattığın yurt,
Soysuzlar eline düştü,
Kölelik yoluna düştü..

Senin diktirmediğin,
Bayraklar dikiliyor.
Tüm temel değerlerim,
Sırayla yıkılıyor,
Hazan vurdu çınarı,
Yapraklar dökülüyor..

Biz uyurken düşmanlar,
Etrafımızı sarmış.
Meğerki içimizde,
Nice Anzaklar varmış.
Hilâlli maskelerle,
Haçlı içime girmiş.

Maskeli soysuzlara,
Inananda hakkın var.
Tek dişli canavara,
Yamananda hakkın var.
Yabancı bayraklarla,
Gönenende hakkın var.

Bizi affet demeye,
Bunların yüzleri yok.
Bunlar serapa kabuk,
Bomboşlar, özleri yok.

Affetme yiğidim, ihânetlerini,
Can verdiklerini, verenlerin.
İki elin yakalarında olsun, ahirette,
Bayrağı kumaş,
Vatanı toprak,
Bağımsızlığı boş görenlerin..

Ergenekon çevirdi, yine dört yanımızı,
Demirdağları bulmak, borcumuzdur şehidim.
Nevruz vakti, bu çemberden çıkmaya,
Ateşle geçit delmek, borcumuzdur şehidim.
Seni geçilmez eden, Çanakkale ruhunu,
Silkinip, tekrar bulmak, borcumuzdur şehidim....

İlhan Esen

dersimiz.com

Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin

Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin.

Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer,

O ne müthiş tipidir, savrulur enkazı beşer.



Boşanır sırtlara, vadilere, sağnak sağnak.

Kafa göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el ayak

Vurulup, tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,

Bir hilal uğruna yarap ne güneşler batıyor.



Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker

Gökten ecdat inerek öpse o pak alnı değer.

Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?

Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın.



M.AkifERSOY

dersimiz.com

Yıl 1915

18'indeyiz Martın.

Kendine gel biraz!

Pek tekin değildi Çanakkale'nin suyu,

Geçilmez bu boğaz...

Geçilmez bu boğaz...

Bizi

Ne topun yıldırır,

Ne kurşunun.

Çünkü artık

Başladı cengimiz.

Er meydanında bulunmaz dengimiz...

Sen misin Mustafa Kemal'im ileri diyen?

İşte fırladık siperden.

Sırtına yüklenmiş kahraman

Seyit 276 kiloluk mermiyi,

Koşuyor bataryasına ateşler içinden.

Bu mermi denizlere gömecek Elizabet'i Buvet'i...

Yanıyor bugün Anafartalar yanıyor,

Denizler yanıyor,

Dağlar yanıyor.

Zafer bizimdir artık

Düşman zırhlıları batıyor...

Türk'üm,

Muzaffer olarak doğmuşuz bir kere.

Bir karış toprak uğruna Kimimiz şehit oluruz.

Kimimiz gazi.

Hiç değişmez bu yazı.

Dünyada her yer geçilir belki

Lâkin geçilmez Çanakkale Boğazı...



Fahri ERSAVAŞ

dersimiz.com

Yaşamaz ölümü göze almayan,

Zafer, göz yummadan koşana gider.

Bayrağa kanının alı çalmayan,

Gözyaşı boşana boşana gider!



Kazanmak istersen sen de zaferi,

Gürleyen sesinle doldur gökleri,

Zafer dedikleri kahraman peri,

Susandan kaçar da coşana gider.



Bu yolda herkes bir, ey delikanlı,

Diriler şerefli, ölüler şanlı!

Yurt için dövüşen başı dumanlı,

Her zaman bu şandan, o şana gider.



Faruk Nafiz ÇAMLIBEL

dersimiz.com

Gülmeyiniz ey düşmanlar,

Çanakkale geçilemez.

Bekler nice kahramanlar,

Çanakkale geçilemez.



Filo, filoya dayansa,

Yerler bomba ile yansa,

Siperler kana boyansa,

Çanakkale geçilemez.



On Sekiz Mart Zaferi'ni,

Herkes tanır Türk erini,

Ölür de vermez yerini,

Çanakkale geçilemez.



Türk'ün göğsü, Türk'ün kolu,

İman ile kuvvet dolu,

Aslan yurdu Gelibolu,

Çanakkale geçilemez.



Akan kanlar dönse sele,

Conkbayır'ı geçmez ele,

Dünya kopup gelse bile,

Çanakkale geçilemez.



Birçok milletin askeri,

Yenilerek kaçtı geri,

Anladılar Türk'ün yeri

Çanakkale geçilemez.



Ali Osman ATAK

dersimiz.com

Çanakkalede otuzbin şehit,

Hepsi bir birbirinden yiğit,

Bundan sonrasını tarihler yazar,

Çanakkale de analar ağlar.



Derdim derdim garip halim,

Kanı içmiş dağlar sanki düşmanım,

Ne analar ne bacılar,

Çanakkalede zaferler yatar.



Düşman pusu atmış çanakkale yollarına,

Yol vermiyor dağlar nice yiğit aslanlara,

Yol vermesen küserim yara,

Deli gönlüm gitmek ister şanıyla.



Mermiler yağıyordu yağmur gibi yiğitlerimizin üstüne,

Ay yıldızlı bir bayrak dalgalanıyordu gök yüzünde,

Mekanınız cennet olsun ebediyetde,

Çanakkalede şehitler yatar diz dize.





Haydar Turan

dersimiz.com

Conkbayırında kaldın elbet sana felaket

Bir bilseydin burası bizim memleket

Türk tür Türk e tek rakip devlet

Hep dışardan destekli büyük hiyanet

Yedi düvel hepsi birden önümde

Unutmayız anarız seni Anzak gününde

Barıştan yana oldu Çabamız

Yurtta sulh, Cihanda sulh diye öğüt veren Atamız

Tarihten alsaydık ibret

Türkü, Kürdü bir Millet

Buna şahittir Çanakkale de şehadet

Toprak rengi kızıllara boyandı

Yedi düvel hepsi birden dayandı

Bin yıl oldu bu topraklar bize yazıldı

Her göz dikene, gürzle mezar kazıldı

Çanakkale benim güzel vatanım

Fedadır sel olsa akan kanım

Ayrılık en büyük gaflet

Türkü, Kürdü bir Millet

Buna şahittir Çanakkale de şehadet





İrfan Kayagil

dersimiz.com

Anadolu'dan

ege'ye vurulan mühür

lacivert kokulu suya

körüklü çizme izleri düşer

istiklal için ölmeyi emreden

asrın dehası Mustafa Kemal'in...



Ah bir dile gelse

conk bayırındaki taşlar

yavuz zırhlısı hançer misali

saplanır düşmanın hayaline

dalga dalga yayılır öyküsü

yedi düvel şapka çıkarır

ordularda alay kıvraklığı

güneş top sesine uyanır

gece şimşekler doğar

süngü çarpışmalarında

destanlar yazılırken

bir altın sayfa düşer tarihe

söyleşir her dinden ana kuzusu

tarihin dönüm yeri olan Çanakkale'de...







01.02.2005

A v r a s y a

Ahmet Erdem





Ahmet Erdem

dersimiz.com

Din millet ve ırk ayırt etmeden

Toplansa bile her bir yerden el alem

Dönmeseler bile bu seferden

Yadigardır bana Çanakkale'm.



Etten ve kemikten olmuş toprak

Yatan şehitlerimin yüzü ak

Gazilerimin bir yeri sakat

Yadigardır bana Çanakkale'm.



Ben sen biz için deden savaştı

Nice engellerle karşılaştı

İstikbalimiz için çarpıştı

Yadigardır bana Çanakkale'm.



Her karışında geçmişin izi

Geçmişten geleceğe bir dizi

Kim bilir neler beklerdi bizi

Yadigardır bana Çanakkale'm



Gideceğimiz yer kara toprak

Önemli olan rahat uyumak

Dedelerimize layık olmak

Yadigardır bana Çanakkale'm.





Gülten Ertürk

dersimiz.com

Şiir Ekleyin

Eğitici Çocuk Şiirleri Ana Sayfa

Diğer Çanakkale Zaferi Şiirleri:

[1]2345... Son Sayfa

Çanakkale Zaferi Şiirleri Arşivi