Bir çınar gibiydin
Sen devrilmez din
Gazel olup uçtun be baba
Hiç mi düşünmedin baba evlatlarını
feleğin elinde koz
şu kara toprakta toz oldun baba
sevde sevinçhan
Bir çınar gibiydin
Sen devrilmez din
Gazel olup uçtun be baba
Hiç mi düşünmedin baba evlatlarını
feleğin elinde koz
şu kara toprakta toz oldun baba
sevde sevinçhan
Benim canım babam
Sensin beni büyüten
Sensin bize yemek getiren
Canım babam
Sen olmasan
Ne yapardık kardeşimle
Sensin evin reisi
Canım babam
Enes Henden
Onlar, bize dayanak en büyük yardımcımız,
Annelerimiz gibi değerli varlığımız...
Sevmeliyiz sevgiyle anmalıyız saygıyla,
Onlar, en vefalı dost yüce hatırlarıyla...
Rab'den tahsil edilmiş babalar hep sevgili,
Yürekten sevilmeli saygı gösterilmeli...
Mehmet Tevfik Temiztürk
Mehmet Tevfik Temiztürk
Canım benim,canım babam
Ailemin parçasısın iyiki sen,
Ne güzel bir hayat yaşarım seninle bir bilsen,
Issız bir adaya gittiğimde bile yanıma alırım seni.
Manalı,güzel bir söz söylemek isterim sana.
Babamsın iyiki sen
Ama seni çok sevdiğimi unutma sakın.
Bu hayat sana feda olsun.
Ayak seslerini duyduğum an koşarım yanına,
Canım babam benim.
Islak yağmur yağdığında,pencereden bakar merak ederim seni,
Mutlu bir şekilde dön diye.
Selen Ilgın
ben bir yaşında
sen bin akılda
ailemizin direği
canım babam
evimizi korur
bizleri kollar
canımızın askeri
canım babam
meryem genç
Hayat gemin karalara toslarsa
Gözyaşım deryadır, salarım evlat
Rotasız, ışıksız, yalnız kalırsan
Çağırsan duyarım, gelirim evlat
Duyamaz diyerek sakın düşünme
Haber salmak için bir an üşenme
Sev en insan bir yol bulur menzile
Çağırsan duyarım,gelirim evlat
Kalp gözüm açıktır, duyar sesleri
Veririm emrine dost kuvvetleri
'Kahve hatırı' zorda koymaz bizleri
Çağırsan duyarım, gelirim evlat
Arzular sizinle, emel sizinle
Rüyalar sizinle, düşler sizinle
Sizli hayat zevk verirler meşk bize
Çağırsan duyarım, gelirim evlat
Sizle tattık, şu hayatın zevkini
Ömür geçti, bulduk,kırkı, elliyi
Bundan sonra,rahat olsun sizinki
Çağırsan duyarım, gelirim evlat
Akbaşı yüceltir, adın, şanın,yaşamın
Dileriz ki mutlu geçsin hayatın
Sizsiniz dünyaya son yadigarım
Çağırsan duyarım,gelirim evlat
(31.032005)
Yaşar Akbaş
YAŞAR AKBAŞ
Babalar hep muhterem olmazsa olmuyor,
Evin temel direği babasız yürünmüyor...
Anne için destekçi çocuk için ciddiyet,
Baba gelir kapımız özgürlük ve hürriyet...
O varken doyuluyor o yoksa olmuyor,
Onlar evin direği neşe, kuvvet veriyor...
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Toplumu yönlendiren,
Her insan bir liderdir.
Herkesi imrendiren,
Akıllı bir önderdir.
Babamdır bizde lider
Yönetir aileyi.
Her iş yolunda gider
Çünkü bilir her şeyi.
Annem ikinci başkan
Aslında bir tanedir.
Sanki de bir başbakan
O babamı yönetir
Kasım KAPLAN
Kasım KAPLAN
Aynamda iz bırakmış o ıslak bakışların
Silinmez yüreğimden efsunlu nakışların
Dönüşü uçurumdur sevdakâr yokuşların
Güler yüzlü meleğim; o adam benim babam!...
O, ilk ve son dileğim; o adam benim babam!...
Sen koca bir ormansın, ben ormanda çalıyım
Sen köküsün çınarın, ben çınarın dalıyım
Kefenimdir al bayrak, vatana sevdalıyım
Bu dünyayı boşadı; o adam benim babam!...
Onuruyla yaşadı; o adam benim babam!...
En güçlü insandır o, evladının gözünde
Cennet sureti yansır o tertemiz yüzünde
Babacan tavırların tılsımı var sözünde
Dağlar gibi dik durur; o adam benim babam!...
Onda asalet, gurur; o adam benim babam!...
Duanla kanatlanır, yüreğim kuşa döner
Yokluğunda hüzünler sel olur, yaşa döner
Nefesler tükenince mevsimler kışa döner
Umudun çerağıdır; o adam benim babam!...
Sonsuzluk durağıdır; o adam benim babam!...
Yürek yangınlarını gözyaşı söndüremez
Yola revan olanı hiçbir güç döndüremez
İçi boş teselliler acımı dindiremez
Damarda yürüyen kan; o adam benim babam!...
Tenimde can içre can; o adam benim babam!...
Kimseye eğilmedin, yenilmedin zamana
Onurunla yaşadın, sevgin sığmaz ummana
Boynun kıldan inceydi Hakk'tan gelen fermana
Dağları aşıp gitti; o adam benim babam!...
Ömür oyunu bitti; o adam benim babam!...
Bu dünyadan tertemiz göçmek idi muradın
İnşallah sağ taraftan verilecek beratın
Uzağıma düşsen de hep yaşayacak adın
Karakışta bahardı; o adam benim babam!...
Gece vakti nehardı; o adam benim babam!...
Bu dünya gurbetinde güvenmedi varlığa
Mevlâsına dayandı düştüğünde darlığa
En zor zamanda bile göğüs gerdi zorluğa
Ağrı kadar yücedir; o adam benim babam!...
Aşka banmış hecedir; o adam benim babam!...
Seninle geçirdiğim hatıralar düş gibi...
Ten kafesinden çıktın, uçup gittin kuş gibi...
Mevsim bahar olsa da ruh coğrafyam kış gibi...
Fırtınadır, tipidir; o adam benim babam!...
Hakikatin ipidir; o adam benim babam!...
Bir lokma ekmeğini ikiye bölüşlerin...
Gözlerimin önünden gitmiyor gülüşlerin
Gönlümün ekranında siyah beyaz düşlerin
Yokluğu kor ateştir; o adam benim babam!...
Sımsıcak bir güneştir; o adam benim babam!...
Yüreğinin tahtına destursuzca kuruldum
Nice fırtına yedim, sular gibi duruldum
Kavuşmaya ne kaldı, sensizlikten yoruldum
Açıktı gönül gözü; o adam benim babam!...
Senetti her bir sözü; o adam benim babam!...
Taşarım yatağımdan, ırmak gibi çağlarım
Yokluğun kor ateştir, yüreğimi dağlarım
Adını sayıklayıp kaderime ağlarım...
Sabır kadim huyuydu; o adam benim babam!...
Yusuflara kuyuydu; o adam benim babam!...
Güneşi kıskandırır; boyu posu, sayesi...
Sevgi ve hoşgörüydü en büyük sermayesi...
'İyi insan, iyi kul' olmaktı tek gayesi...
Gönlüme düşen cemre; o adam benim babam!...
Uydu ilâhî emre; o adam benim babam!...
Beride hasret düğüm, ötelerde toy vardır
Sensiz bu dünya bize hem çekilmez, hem dardır
Ey kader denen usta, filmi geriye sardır!...
Önden giden atlıydı; o adam benim babam!...
Dili baldan tatlıydı; o adam benim babam!...
M. NİHAT MALKOÇ
M. Nihat Malkoç
Bir parça ekmeği senle bölüştük
Çok kere ağladık, bazen gülüştük
Şimdi hicran denen ateşe düştük
Gözler sulusepken, kalbe köz düştü
Ağıt kıvamında dilden söz düştü
Gönlümün sarayı tarumar oldu
Gönül bahçemizde çiçekler soldu
Hicranın tarağı saçımı yoldu
Bir dağdın arkamda dağım yıkıldı
Sel aldı bahçemi bağım yıkıldı
Yağmur çamur demez dağlar aşardın
Yorulmak bilmezdin önden koşardın
Ciğerparelerin için yaşardın
Senin yokluğunda güz gibi bahar
Ağustosta yağar gönlümüze kar
Vuslatın adı var, bülbüller nazda
Kabrini süsleyen güller niyazda
Üşümüyor musun gece ayazda?
Yolunu gözlerken gün akşam oldu
Yine yoksun diye gözlerim doldu
Duygu sağanağında yanan akıldı
Günler asra bedel, an sanki yıldı
Yaprağım döküldü, dalım kırıldı
Dönmeyen yolcuya yollar ağlasın
Yürek, matemine kara bağlasın
Elveda demeden göç ettin niye?
Seherde bekledim dönersin diye
Senden uzak kalbim muhtaç sevgiye
Gönül aynasında izi var gamın
Günbegün hasreti büyür sevdamın
O gül cemalini görsem düşümde
Gece gündüz gezer gölgen peşimde
Gönlüm yangın yeri, efkâr başımda
Hasretin sancısı değer özüme
Sensizlikte uyku girmez gözüme
M. NİHAT MALKOÇ
M. Nihat Malkoç
Sen gittin gideli ruhum tarûmar
İnsanlar cihandan acep ne umar?
Terk edilen için ömür bir kumar
O gün bugün günler geçmiyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!
Bir gönülün merkezine har düştü
Yaz ortası yüreğime kar düştü
Hayalimde yüceleşen yâr düştü
Hüzün bedenimden göçmüyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!
Hasret kaldık, aylar geçti sesine
Bülbüller ram olur gül nefesine
Ruhun veda etti ten kafesine
Beden Azrail'den kaçmıyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!
Rengârenk bahardın, ağır kış oldun
Gerçek idin, şimdi bize düş oldun
Gözden akan bir damlacık yaş oldun
Göğümdeki kuşlar uçmuyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!
Cennette saraylar, cehennemde nar
Kimine ağır kış, kimine bahar
Vuslat ötelerde, bize hasret var
Ömür bize ışık saçmıyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!
Bu âleme dair tükendi sözler
Perdeler inince kapandı gözler
Güneşim battı, karardı gündüzler
Huzur, talih bizi seçmiyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!
Rızamızla teslim olduk kadere
Ölüm bizi götürmesin kedere
Bu filmi seyrettik bilmem kaç kere
Kul arzuyla zehir içmiyor baba!
Bahçemdeki güller açmıyor baba!
M. NİHAT MALKOÇ
M. Nihat Malkoç
Evlerin direğidir o...
Baba candır, babacandır
Evlâdın yüreğidir o...
Baba candır, babacandır
Yuvaya kol kanat gerer
Varını önüne serer
Verdikçe huzura erer
Baba candır, babacandır
Mevsimlerin baharıdır
Vakitlerin neharıdır
Kovanda ana arıdır
Baba candır, babacandır
Yokluğu yara gibidir
Ateşte çıra gibidir
Cüzdanda para gibidir
Baba candır, babacandır
Heybetli bir çınar baba
Kerbelâ'da pınar baba
Mum misali yanar baba
Baba candır, babacandır
Çocuklarına yetendir
Uzağı yakın edendir
Her daim önden gidendir
Baba candır, babacandır
Rızkını çıkarır taştan
Kaç bahar devşirir kıştan?
Gözü eksik olmaz yaştan
Baba candır, babacandır
Geceye ışık saçandır
Nice kapılar açandır
Gökte kanatsız uçandır
Baba candır, babacandır
Umutlara sefer eyler
Sözün gerçeğini söyler
Babası olmayan neyler?
Baba candır, babacandır
M. NİHAT MALKOÇ
M. Nihat Malkoç
Eğitici Çocuk Şiirleri Ana Sayfa